Kudüs Şairi, Bilge Sendikacı, Kurucu Genel Başkanımız Akif İnan’ı rahmetle anıyoruz

“Toprak kuşatınca ten kafesini

Yeni bir günedir göçümüz bizim

Kalkarız rüyadan uyanır gibi ”

İçinde yaşadığı zor zamanlarda toplumun karanlıklardan aydınlığa yürüyüşünde fikirleriyle ışık saçan, cesaret ve hareketiyle başta gençlik olmak üzere millete öncü ve örnek olmuş gerçek bir münevver, medeniyet değerlerimizi değişimin kaynağı bilerek kendisini nesillerin eğitimine adamış örnek bir öğretmen, çevresindekilerle içten, samimi yakınlığı ve dürüst kişiliğiyle gerçek bir abi, arkadaş; iyi bir hatip, edebiyat dünyasında ‘Kudüs Şairi’ olarak nam salan Yedi Güzel Adam’dan biri olan Kurucu Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan’ı, vefatının 21. yılında rahmetle ve minnetle anıyoruz.

Akif İnan, Türkiye’nin yeni bilincini eksilmeyen bir heyecan ve kararlılıkla, yılmadan, yorulmadan, sabırla, özenle, ilmek ilmek, nakış nakış dokuyan ender öncülerden biridir. Akif İnan, ideolojik ön yargıların yerli ve millî kültür iklimini zehirlediği bir dönemde, ülke ve milleti adına derin tahayyül ve tasavvurlar canlandırmanın derdine düşmüştür. Tarihsel dayanaklarıyla yeni, güçlü dinamikler oluşturma potansiyeli sebebiyle dışarıdan kuşatılmış, içeriden vesayetçi dayatmaya teslime zorlanmış Türkiye’yi, karanlıktan aydınlığa taşımak için, gerçek bir aydın ve öğretmen olarak söylem ve eylemleriyle milletimize yeni ufuklar işaret eden Akif İnan, zamana ve millete karşı duyduğu büyük bir sorumlulukla yazmış, yollara düşmüş, konuşmuştur.

Onun zihin dünyamızı harekete geçirme kararlılığıyla kitlesel tavra dönüşen eylemci, teşkilatçı kişiliği arasında muazzam bir uyum vardır. Bu uyumun sırrı, inandığı gibi yaşamasında, yaşadığı gibi inanmasındadır. Akif İnan, akıl terini alın terinden ayırmaksızın, ülkenin ve milletin hem ekonomik hem demokratik mücadelesine, 14 arkadaşıyla birlikte 1992’de kurduğu Eğitim-Bir-Sen ile yeni bir boyut kazandırmıştır.

Akif İnan ve arkadaşları, yasakçı düzenin toplum mühendisliklerine karşı, tarihsel kök bağlarıyla bin yıldır süren bir hareketin yenilenen, aktif, diri bilinci, ülkenin entelektüel birikimi olan eğitimcilerin aydınlık dili ve tavrıyla direnmiştir.

Eğitim-Bir-Sen, haklı davası ve temsil ettiği entelektüel birikim sebebiyle hak ve özgürlük mücadelesinin de en önemli, en etkin merkezi olmuştur. Maddi kazanımlarla birlikte başörtüsü yasağının, katsayı engelinin, kesintisiz sekiz yıllık temel eğitim dayatmasının kaldırılması gibi birçok antidemokratik uygulamaya son verilmesi, eğitim kurumlarımızın fiziki şartlarından müfredata kadar yapılan iyileştirmelerde Eğitim-Bir-Sen’in emeği, imzası, katkısı vardır.

Eğitim-Bir-Sen’in kuruluş ilkelerinden şaşmadan hizmet eden bizler de, genel başkanımız olarak onur duyduğumuz böyle müstesna bir insanın işaret ettiği ufukları menzil edindik. Onun en etkin, en köklü eseri olan Eğitim-Bir-Sen’i yüksek bir aidiyet bilinciyle yaşatan dava arkadaşları olarak, gündelik değişkenlerin çok ötesinde, sınırları, sınıfları aşan medeniyet davasını canlı, etkin faaliyetlerle daha ileri ufuklara, daha ileri umutlara taşımanın gayreti içindeyiz.

Bir ömür hep ufuk açıcı, yol gösterici özelliğiyle, hepimize her alanda öncü ve örnek olan bu inanmış, adanmış fikir ve hareket adamı, belki en verimli olacağı bir dönemde, çok yüklendiği bedeni yoğun çalışma temposunu kaldıramayarak 6 Ocak 2000 tarihinde memleketi Urfa’da Hakk’ın rahmetine kavuştu.

“Bitirip şu kuru kara ekmeği/Göç etsem diyorum yar ellerine” mısralarıyla aidiyetini ve vuslat arzusunu dile getiren Bilge Sendikacı, Kudüs Şairi, kurucu genel başkanımız olmasının ötesinde köklü bir hareketin lideri olarak hiç unutmayacağımız, unutturmayacağımız, hep hayırla yâd edeceğimiz Mehmet Akif İnan’a bir kez daha Allah’tan rahmet diliyoruz.